Türkiye’nin yüzölçümü bakımından en küçük şehirlerinden biri olan Bilecik, çoğu zaman gezginlerin radarına girmese de keşfedilmeyi fazlasıyla hak eden, tarihi ve doğal güzellikleriyle öne çıkan bir Anadolu şehridir. Eğer “Bilecik’te ne yapılır?” diye soruyorsan, şaşırmaya hazır ol! Çünkü bu küçük şehir; doğayla iç içe aktiviteler, tarihi yapılar ve lezzetli yöresel yemeklerle dolu dolu bir hafta sonu tatili vadediyor.
Antik çağlardan bu yana yerleşim yeri olan Bilecik, aynı zamanda Osmanlı Devleti’nin doğduğu topraklar arasında yer alıyor. Dolayısıyla hem tarihi mirası hem de doğa ile baş başa kalabileceğin alanlarıyla sana huzur dolu bir kaçış noktası sunuyor. Üstelik şehir kalabalığından uzak, sakin bir tatil arayanlar için adeta bir cennet! O halde vakit kaybetmeden çantanı hazırla ve bu rehber eşliğinde Bilecik’in güzelliklerini keşfe çık!
Temiz Hava Molası: Bozcaarmut Göleti
Bilecik’in Pazaryeri ilçesine bağlı Bozcaarmut Göleti, doğa severlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biri. Özellikle hafta sonları kampçıların, piknik yapmak isteyenlerin ve doğa yürüyüşçülerinin uğrak noktası olan bu gölet, sakinliği ve temiz havasıyla öne çıkıyor.
Olta balıkçılığı yapmak isteyenler için de oldukça elverişli olan Bozcaarmut Göleti çevresi, çam ormanlarıyla kaplı doğal bir alan. Bu da yürüyüş yaparken insanı adeta doğayla bütünleştiriyor. Bilecik şehir merkezinden Pazaryeri’ne doğru yaklaşık 30 kilometre yol aldıktan sonra, Kınık ve Küçükelmalı yönüne devam ederek Bozcaarmut Köyü’ne ulaşabilirsin. Köy içinden geçerek yaklaşık 3 kilometrelik yolculuk sonrası gölet seni karşılıyor olacak.
Göletin bulunduğu alan sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda çevresindeki kuş türleriyle de dikkat çekiyor. Sabah erken saatlerde ya da gün batımına yakın saatlerde buraya gelerek hem huzurlu bir yürüyüş yapabilir hem de doğanın sesine kulak verebilirsin.
Doğa Yürüyüşü Vakti: Küçükelmalı Tabiat Parkı
Bozcaarmut Göleti’ne giderken ya da dönüşte uğrayabileceğin bir diğer harika yer ise Küçükelmalı Tabiat Parkı. Bu park hem günübirlik geziler hem de kamp aktiviteleri için oldukça uygun. İçerisinde piknik masaları, çeşmeler, kamelyalar, yürüyüş yolları ve küçük iskeleler bulunuyor.
Hafta sonları yoğunluk yaşanabildiği için sabah erken saatlerde gelmek daha sakin bir deneyim sunacaktır. Küçükelmalı Tabiat Parkı, özellikle Bursa ve Eskişehir gibi şehirlere olan yakınlığı sayesinde şehir dışından gelenler için de cazip bir kaçış rotası.
Burada yürüyüş yollarında ilerlerken göreceğin küçük dereler, ahşap köprüler ve sık ağaçlar seni adeta masalsı bir atmosfere taşıyacak. Kamp kurmak isteyenler için belirlenmiş alanlar bulunuyor ve gece yıldızların altında doğayla baş başa kalmak gerçekten unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Gizemli Bir Yapı: Aya Yorgi (Hagios Georgios) Rum Kilisesi
Bilecik sadece doğal güzellikleriyle değil, tarihi yapılarıyla da gezginleri cezbetmeyi başarıyor. Bunlardan en dikkat çekici olanlarından biri ise Aya Yorgi (Hagios Georgios) Rum Kilisesi. Bu gizemli yapı, geçmişin izlerini taşıyan dokusuyla tarih tutkunlarının ilgisini çekiyor.
Tam olarak ne zaman yapıldığına dair net bir bilgi olmamakla birlikte, bazı kaynaklara göre 1876 yılında inşa edildiği düşünülüyor. Kilisenin doğusunda yer alan üçlü apsisler ve pastophorion hücreleri, batı kısmındaki narteks ve çan kuleleriyle mimari açıdan da dikkat çekici bir yapıdır.
Ne yazık ki zaman içerisinde çıkan yangın nedeniyle zarar görmüş olan kilise, hâlen göz kamaştırıcı detaylarını koruyor. Fotoğraf çekmeyi sevenler için harika kareler yakalanabilecek bu yapı, aynı zamanda Bilecik’in çok kültürlü geçmişine ışık tutuyor.
Trekking Keyfi: Kömürsu Yaylası
Bilecik’in Bozüyük ilçesi sınırları içinde yer alan Kömürsu Yaylası, doğa ile baş başa vakit geçirmek isteyenler için mükemmel bir nokta. İlçe merkezine 28 kilometre uzaklıkta bulunan bu yayla, dört farklı kaynak suyuna sahip olmasıyla biliniyor.
Kömürsu Yaylası çevresinde yer alan köknar, karaçam, kayın ve ardıç ağaçları hem oksijen deposu niteliğinde hem de görsel açıdan oldukça etkileyici. Yayla florasında yer alan onlarca farklı çiçek türü, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında rengârenk bir manzara oluşturuyor. Yayla, doğa yürüyüşü, kamp ve trekking gibi aktiviteler için oldukça elverişli.
Ayrıca bölge, yapılacak tanıtım ve turizm yatırımlarıyla birlikte kış turizmine de kazandırılmak isteniyor. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda bu sessiz yayla çok daha popüler hale gelebilir.
Saklı Bir Güzellik: Kınık Şelalesi
Bilecik’in doğal güzelliklerinden biri de Kınık Şelalesi. Şehir merkezine yaklaşık 25 kilometre uzaklıkta bulunan bu şelale, doğa yürüyüşü ve piknik için oldukça elverişli. Yaklaşık 10 metreden dökülen sularıyla görsel bir şölen sunan şelale, özellikle yaz aylarında serinlemek isteyenlerin uğrak yeri haline geliyor.
Kınık Şelalesi’ne ulaşmak için Okluca ve Kınık Köyü güzergahı öneriliyor. İncirli yolu ise dar ve engebeli olduğu için araçla gitmek isteyenler açısından pek uygun değil. Şelale çevresinde piknik yapabileceğin düz alanlar mevcut. Ayrıca ağaç gölgeleri altında serinleyebilir, kuş sesleri eşliğinde doğanın tadını çıkarabilirsin.
Şehir Simgesi: Bilecik Saat Kulesi
Bilecik’in şehir merkezinde yer alan ve kentin simgelerinden biri olarak kabul edilen Saat Kulesi, 1907 yılında Sultan II. Abdülhamit döneminde inşa edilmiş. Tarihi dokusunu bugüne kadar korumayı başaran bu yapı, aynı zamanda şehir merkezinde turistlerin en sık ziyaret ettiği noktaların başında geliyor.
1987 yılında restore edilen Saat Kulesi, Bilecik Belediye Binası’nın hemen yanında bulunuyor ve günün her saatinde gezilebilir. Yapıya giriş ücretsiz. Fotoğraf tutkunları için şehir merkezindeki en ideal çekim alanlarından biri olduğunu da eklemek gerek.
Bilecik’e Ne Zaman Gidilir?
Bilecik, hem Marmara hem de İç Anadolu iklim özelliklerini taşıyan bir şehir. Bu nedenle yılın her döneminde farklı güzellikler sunuyor. Ancak doğanın tüm renklerini görmek, şelalelerin akışına tanık olmak ve yaylalarda yürüyüş yapmak için en ideal dönem sonbahar aylarıdır.
Eylül, ekim ve kasım aylarında hem hava koşulları yürüyüş ve kamp için uygundur hem de kalabalıklardan uzak, sakin bir tatil yapma şansı yakalayabilirsin. İlkbaharda doğanın canlanması, yazın ise serin yayla havası Bilecik’e ayrı bir güzellik katıyor.
Bilecik’te Ne Yenir?
Gezi demek sadece doğa ve tarih demek değil elbette. Bilecik’in mutfağı da gezginler için başlı başına bir deneyim. Bu küçük şehirde tadabileceğin yöresel lezzetler oldukça çeşitli. İşte Bilecik’e geldiğinde mutlaka tatman gereken bazı yemekler:
Ovmaç Çorbası: Un, yoğurt ve çeşitli baharatlarla yapılan bu geleneksel çorba, özellikle soğuk günlerde içinizi ısıtacak.
Bıldırcın Kebabı: Şehrin en özgün lezzetlerinden biri. Usta ellerde hazırlanan bu kebap türü, et sevenler için birebir.
Bilecik Güveci: Odun ateşinde pişirilen, sebzeli ve etli güveç tam bir yöresel şölen sunuyor.
Zırz: Domates, biber, soğan ve kıymadan yapılan bu yöresel yemek, ekmekle birlikte servis ediliyor.
Cevizli Büzme Tatlısı: İncecik yufka içine sarılmış ceviz ve şerbetle hazırlanan bu tatlı, yemeklerin ardından mutlaka denenmeli.
Küçük Şehir, Büyük Keşif
Bilecik, yüz ölçümü olarak küçük olabilir ama sunacağı deneyimler oldukça büyük. Eğer kalabalık şehirlerden uzaklaşmak, doğayla baş başa kalmak, tarihi yapılar arasında geçmişe yolculuk yapmak istiyorsan bu şehir seni bekliyor. Hafta sonu ya da kısa bir tatil için ideal rotalardan biri olan Bilecik, sana hem huzur hem de yeni keşifler sunacak.
Unutma, bazen en güzel yerler en az bilinenlerdir. Bilecik de işte tam olarak böyle bir şehir…